Kinezyolojik – Fonksiyonel – Bütüncül – Kişiselleştirilmiş yaklaşım tedavilerin ana temelini oluşturur.

Kinezyoloji ya da kinesiyoloji, moleküler biyoloji, sinir bilimi, mühendislik, tıp ve bilgisayar bilimi araçlarını kullanarak insan deviniminin mekaniğini, anatomisini ve bunların hastalıkların azaltılması ve sağlığın geliştirilmesindeki rollerinin incelenmesini konu edinen bilim dalıdır.

Her birey benzersizdir ve kişiselleştirilmiş yaklaşımı hak eder. Her bireyin fiziksel ve ruhsal bir bütün olduğu beraber iyileşmesi gerektiği bütüncül yaklaşımın esasını oluşturur. Tedavinin amacı ilaçsız, ameliyatsız, veriye dayalı hızlı çözümler sunabilmektir.

Kronik rahatsızlıklarla mücadele edenler, kronik ağrılı hastalar, fiziksel ve ruhsal çoklu şikayetleri olanlar, gördükleri tedavilerden sonuç alamayanlar, hızlı ve kalıcı sağlık çözümleri arayanlar bu tedavi için uygun hasta grupları olabilirler.

Kinezyolojik – Fonksiyonel – Bütüncül – Kişiselleştirilmiş yaklaşım aşamaları:

  1. Check up: Anamnez (hasta hikayesi), Labaratuar ve radyolojik değerlendirme, Klinik değerlendirme, Gerekli konsültasyonlar, Muayene, Dermatom değerlendirilmesi
  2. Yapay zeka ve veri analizleme
  3. Tedavi planı

Bütüncül tedavi aşamaları:

  1. Tüm veri analizleri sonrası girişim yapılacak tedavi alanları belirlenmiş olur.
  2. Dermatom analizi
  3. Bütüncül Tedavi Stratejisi: Hücre -Hücre duvarı – ECM (Hücrelerarası alan) sağlığı, ECM de bulunan nosiseptörler: İlgili akupunktur noktaları, farmakolojik akupunktur noktaları, Trigger point noktaları (tetik noktalar), ilgili dermatomal alanlar, dermatom – organ sistem bağlantıları, ağrı nöromodülasyon yolakları, Otonom Sinir Sistem (OSS) yönetimi, Myofasyal Ağrı Sendrom (MAS) tedavisi, TENS tedavisi (A delta – C lifleri)
  4. Bütüncül Tedavi Yöntemleri: Girişimsel enjeksiyonlar (ozon, lokal anestezik), TENS- Ağrı Melzack kapı kontrol mekanizması, Düşük Akım Nogier Lazer, Elektrolazer, Infraruj Lazer, Radyofrekans kanül, Kuru iğne IMS teknik, Radyofrekans, Andülasyonterapi
  5. Destek tedaviler: Fitoterapi, Homeopati, Schüssler Mineral tuzları, Ozonterapi, IV (İntravenöz) Glutatyon C vitamini, IV kokteyl tedaviler (ALA,NAD, Detoks kokteyl..), Beslenme önerileri

DERMATOMLAR:

Dermatomtıp dilinde vücudun “coğrafi” duyu bölgelerine verilen isimdir. Periferik sinir sisteminde deri yüzey duyusunu alan bölge o sinire ait dermatom olarak adlandırılır.

Ağrı, yanma- karıncalanma gibi şikayetlerin adres sinirlerini belirlemede anahtar rol görürler.

Deri yüzeyindeki sinir ağı: Sinirlerin nerede hasar gördüğünün habercisi alanlar.

En derindeki şikayetlerin bile deri yüzeyindeki dermatomda belirtisi vardır. Dermatomlar bütüncül bakış açımızda anahtar rolü üstlenir.

Bütüncül Tedavi

  1. Birinci Aşama: Hücre Sağlığı ve Enflamasyonu (iltihap) Kaynağında Çözmek: Sağlık hücrede başlar. Bütüncül yaklaşımda ilk konu hücre, hücre zarı ve hücrelerarası sıvının (ECF) sağlığıdır. 30 – 40 trilyon hücreden doku, organ, sistem ve vücut oluşur. Moleküler biyoloji düzeyinde iyileşme için Omega 3, Omega 6, ALA, Quarsetin, D vit K2, C vit, B vit, Biotin, Demir, Kalsiyum, Magnezyum, Çinko, Selenyum, Mineral tuzları, Antioksidanlar.. gibi destekler verilir. Bu aşama enflamasyonu (iltihap) önlemenin beslenmeyle ve takviyelerle ilşkisini göstermek için önemlidir. Örnek: İnsülin direnciniz varsa hücre zarınız doymuş kötü yağlarla zırh gibi sarılmış olabilir ve hücreye giriş çıkış sorunludur anlamı taşır. Yani insülin direnci dediğimiz şey bir tür hücre zarı iltihabı sayılabilir. Hücre, hücre zarı ve hücrelerarası sıvıda enflamasyonu önlemek demek ağrı ve alerji durumlarını kaynağında çözmek anlamı taşır.

2. İkinci Aşama: Dolaşım ve iletişim: Hücrelerarası alan – Extrasellüler Matrix (ECM): Hücrelerin tüm dolaşım alışverişi ve iletişimi ECM’de gerçekleşir. ECM; Nosiseptörlerin (sinyal alıcı reseptör), sinir ağı ve dolaşımın mikro düzeyde bulunduğu alandır. Çünkü nosiseptörler, atar damar – toplar damar kılcalları, sinir uçları ve Otonom Sinir Sistemi uçları buradadır. ECM ye yönelik tedaviler hem dolaşım alışverişine hem de sinirsel iletişime yöneliktir.

  • Örnek kapıya parmağınız sıkıştığında ECM’de nosiseptörler uyarılır ve kişi ağrıdan haberdar olurken dolaşım sıkıntısı ödem ve şişmeye neden olur.
  • ECM tabiri caizse bir nosiseptör cennetidir. Yani sıcak, soğuk, ağrı, dokunma gibi tüm alıcılar burada bulunur.
  • ECM de bulunan nosiseptörler bazı noktalarda daha da özelleşmiştir. Bunlar akupunktur noktalarıdır.
  • Akupunktur noktaları; direnci düşük, iletimi hızlı, fasya ağızlaşması olan özelleşmiş nosiseptörlerdir (sinyal alıcı reseptörler). Direnç düşük olduğundan bu noktalardan verilen uyarılar istenen bölgeye çok hızlı ulaşırlar.
  • Bazı akupunktur noktaları ise Farmakolojik Aktif Akupunktur noktaları olarak daha da özelleşmiş nosiseptörlerdir. Farmakolojik akupunktur noktaları üzerinden vücuda reçete yazılabilir. Örneğin Liv 3 akupunktur noktasının Serotonini artırdığı, Sp4 noktasının İnterferon denilen bağışıklık molekülünü yükselttiği bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır.
  • Bütünsel tedavide akupunktur noktalarını birbirine bağlayan enerjetik bağlara “Akupunktur meridyenleri” denir. Akupunktur meridyenlerinin yönetimi de yine doktorun yönetimi dahilinde kişiye özel yapılır.

3. Üçüncü Aşama: Ağrı Olması Durumunda TENS Tedavileri: Tüm ağrılı hastalarda mutlaka kullandığımız yöntemdir. TENS tedavisi, ağrıyı taşıyan A delta lifleri ve C lifleri ile ilgilidir. Kronik ağrıyı C lifleri taşır. A delta lifleri akut ve sivrisinek acısı gibi acıları taşırken C lifleri kronik ve zorlu ağrılardan sorumludur. TENS mantığında A deltalara verilen sürekli uyarıların C liflerini bloke ettiği görülmüştür. C lifleri ağrıyı reseptöre taşıyamadığında, zamanla beynin datasından silinmesi, kronik ağrıların artık görülmemesi tedavilerde sık rastlanır.

4. Dördüncü Aşama: Ağrının Nöromodülasyon Yolculuğu Blokajı: Ağrının yolculuğu 4 aşamadan oluşur. Başladığı yer (Transduksiyon), başladığı yerden omuriliğe gelmesi (Transmisyon), omurilikten ağrı süzgeci olan talamusa ulaşması (Modülasyon) oradan da beyin gri cevherine taşınması (Persepsiyon). Bütüncül tedavi ağrının iletildiği tüm yolları izleyerek blokaj sağlar.

Ağrının Nöromodülasyon Yolakları

5. Beşinci Aşama: Otonom Sinir Sistemi (OSS) Kontrolü: OSS; sempatik parasempatik diye ikiye ayrılan istemsiz sinir sistemidir. İstemsiz bilinçsiz vücut aktiviteleri: kalp çarpması, nefes alınması, işeme, dışkılama, terleme, cinsel uyarılma, göz bebeği hareketleri, ağzın sulanması, stres kortizol mekanizmaları..) OSS sinir uçları da ECM de bulunur.

  • Otonom Sinir Sistemi üzerinden vücudun iç sistemini yönetebilmemiz mümkündür.
  • Bütüncül tedavide, Otonom Sinir Sistemi kontrolü ağrı, çarpıntı, kabızlık, aşırı terleme, ereksiyon, erken boşalma gibi bir çok şikayetin çözümünde kullanılır. OSS giriş bölgeleri özellikle sırtta ve belde yoğun olmakla bereber vücutta bir çok yerde bulunur.
  • Otonom aracılı ağrılar (AMP), otonom sinir sisteminin iki bölümü tarafından (sempatik – parasempatik) kontrol edilen nöropatik ağrının bir bileşenidir. Sempatik aracılı ağrı (SMP), klinik olarak belirli bir dermatomal dağılımı takip etmeyen ancak sempatik eferent blokajı ile giderilebilen ağrı olarak tanımlanır.
  • OSS ile ilgili örnek verelim: Akciğer bronşlarında nefesi açan sempatik liflerdir. Kalp atımını hızlandıran sempatik, yavaşlatan parasempatik OSS’dir. Bağırsakların iyi çalışması parasempatiktir, ağzın kuruması parasempatiktir. Örnekler çoğaltılabilir.

6. Altıncı Aşama: Fasya. Bütüncül tedavinin en değerli konularından biri de fasyadır. Vücutta kesintiye uğramadan her dokuyu sarıp sarmalayan ağsı bir sistemdir. Tedavilerimizde fasyaya ulaşmak demek tüm sisteme ulaşmak anlamı taşımaktadır. Özellikle enjektabl yöntemler fasyal tedaviler için büyük önem taşımaktadır.

  • Fasya için yüzeyel reseptörlerden giriş yapılsa bile daha derine inmek gerekebilir. Fasya için giriş toktaları akupunktur noktaları ya da ağrılı tetik noktalardır.
  • Kas ağrılarında ve Myofasyal ağrılarda, enjektabl yöntemlerle ozon ya da lokal anestezikler verilerek antienflamatuar yani iltihap giderici etki sağlanabilir. Fibromyaljiler myofasyal ağrı grubunda ele alınırlar.
  • Eğer Trigger point (Tetik nokta) varsa ve ağrının kaynağı bu noktalar ise IMS (Intramuscüler Stimülasyon) tekniği ön plana çıkar. Tetik noktalar klasik ağrı kesici yöntemlere pek yanıt vermezler. En iyi bilinen tetik noktalar; fibromyaljiler, kulunçlardır. Kolay kolay geçmezler ancak IMS tekniğine iyi yanıt verirler. Tetik noktaların en çok sırtta yerleştiği bilinmektedir.
  • Tetik nokta tedavisi – IMS tekniği: Birkaç şekilde uygulanabilir: Kuru iğne, kuru iğne – ozon enjeksiyonu, Kuru iğne – lokal anestezik enjeksiyonu, Radyofrekans kanül

7. Yedinci Aşama: Destek Tedaviler: Fitoterapi, Homeopati, Schüssler Mineral tuzları, Ozonterapi, IV (İntravenöz) Glutatyon – C vitamini, IV kokteyl tedaviler (ALA, NAD, Detoks Kokteyl..)

Destek tedavilerden olmazsa olmazımız Homeopati, Fitoterapi, Ozonterapi, Schüssler mineral tuzlarıdır. Sistemi bütün haliyle fiziksel ve duygusal iyileştirmek gibi ciddi bir iddia her açıdan donanımlı olmak zorundadır.

Homeopati: Kuantum fiziği yasalarıyla hazırlanmış “remedy” isimli küçük preparatların kişiye özel seçilip belli kurallara uyularak verilmesi tedavisidir. Kişinin şikayetleri Repertorizasyon Programında analizlenerek remedy bulunur. Şikayetler 4 ana başlıkta kategorize edilir. Lokalite, Modalite, Eşlik eden ve Hissedilen. Yani hasta, 5N1K gibi ne, nerede, nasıl, ne zaman, ne ile gibi sorulara yanıt vermelidir. Her hasta gelmeden önce bu sorulara yanıt vermiş, doktor o hastaya çalışmış olmalıdır.

Fitoterapi: Bitkisel takviyelerin özellikle hücre – hücre zarı – hücrelerarası sıvı (ECM) yapılanmasında rolü büyüktür. Bu nedenle her hastada ihtiyacına göre seçilerek verilir. Günümüzde sağlık biyokimyadan, biyolojiden ve fizyolojiden geçmektedir. Fonksiyonel sağlık için hücre düzeyinde yaklaşım çok önemlidir.

Schüssler Tuzlar: Mineral tuzları yüz okuma tekniğine göre seçilmektedir. Kendi sayfasında Schüüsler tuzlerını detaylı anlatmış bulunuyorum.

Sitemizdeki yazılar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi mutlaka amaçlı doktorunuza başvurunuz.